Ayşegül Çetin Sosyal Medyayı Anlattı

Sosyal medyanın ‘’genç uzmanlarına’’ söz verdiğimiz röportaj serimizde temmuz ayı konuğumuz Ayşegül Çetin oldu.

Sosyal medyanın uçsuz bucaksız dünyasında güncel gelişmeleri takip etmek oldukça güç. Bir genç olarak sosyal medyanın bu hızlı gelişimini nasıl buluyorsunuz?
Hayatımızın bütün alanları teknolojinin hızından etkilendi ve dijitalleşti. Sosyal medya gündelik yaşamımıza yakın bir geçmişte girdiği için bu değişimi en net gözlemleyebildiğimiz alanlardan bir tanesi. Bugün birini veya bir markayı merak ettiğimizde ilk önce sosyal medyadan araştırır olduk. Sanıyorum bu değişim durdurulamaz bir hal aldı, hayatımızın ayrılmaz bir parçası oldu.

Kendinizden, başarılarınızdan ve hedeflerinizden  bahseder misiniz?
İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi 2016 mezunuyum. İTÜ’nün disiplinler arası eğitim anlayışı sadece mekân tasarımı değil, grafik tasarım, kurumsal kimlik tasarımı gibi alanlarda da kendimi geliştirmeme yardımcı oldu. Lisans döneminde ve sonrasında farklı ajanslarda çalışma ve kendimi geliştirme fırsatı buldum. Her alanın olduğu gibi tasarım alanının da dijitalleşmesi üzerinde dijital iletişim ve sosyal medya üzerine sertifika programlarına katılarak çalışmalarımı sürdürdüm. Gelecekte, işlerimi uluslararası platformlarda sergilemek ve yine İTÜ’de uluslararası IMIAD programında sürdürmekte olduğum yüksek lisans eğitimimi tamamlamak hedefindeyim.

Sosyal medyanın dünyadaki ve ülkemizdeki gelişim ve değişimini nasıl buluyorsunuz? Karşılaştırma şansınız olur ise eğer dünyada nasıl bir yere sahibiz?
Sosyal mecralar, dünyadaki tüm kullanıcılarına eşit araçlar sunuyor, yani tüm içerik üreticileri eşit şartlarda yarışıyor. Bu anlamda Türkiye’deki içerik üreticilerinin dünya standardında olduklarını söyleyebilirim. Coğrafyanın da getirdiği zenginlik ile seyahatten gastronomiye çok geniş bir yelpazede kaliteli içerikler görüyoruz. Ülke olarak tüm mecraları aktif bir biçimde kullanıyoruz, yeni mecraları benimsiyoruz. Geçtiğimiz aylarda hayatımıza hızla giren Club House uygulaması bunun güncel bir kanıtı. Ayrıca, son araştırmalara bakıldığında Türkiye sosyal medya kullanımında dünyada üst sıralarda, günde ortalama 8 saatimizi sosyal medyada geçiriyoruz. Tabii bunun olumlu veya olumsuz yanları tartışmaya açık.

İçerik yönetimi ve görselleştirme sosyal medya uzmanlığının olmazsa olmazı. Burada ki başarınızı neye bağlıyorsunuz? Zengin ve günceli iyi yakalayan işlere imza atarken nasıl yöntemlerden faydalandığınızı bilmek isteriz.

Görsel dünya tasarımcılar için daha özgür ve eğlenceli bir oyun alanı. Ancak bu özgürlüğün getirdiği zorluklar da var. Hepimizin estetik beğenileri farklı olduğundan içeriklerin görselleştirilmesi konusunda kendi beğenilerimizi değil hedef kitlenin beğenilerini göz önünde bulundurmanın önemli olduğunu düşünüyorum. Aynı zamanda bu alanda trendler çok hızlı değişiyor. Güncel kalmak ve ilham almak için, uluslararası literatürü ve farklı tasarım kolektiflerinin işlerini sıklıkla takip ediyorum.

İFHaber gibi sektörel ve geniş katılımlı yayın yapan platformları nasıl buluyorsunuz? İFhaberin artılarını ve gelişmesi gereken yönlerini ‘’sosyal medya uzmanı’’ olarak sizden dinlemek bizler için öğretici olacaktır.

Dijital çağda habere ve bilgiye ulaşmak çok hızlı-kolay bir hale geldi. Ancak bu hız beraberinde bilgi kirliliği getirdi, doğru bilginin önemi arttı. Tam da bu noktada İFhaber gibi güvenilir kaynakların kritik öneme sahip olduğunu düşünüyorum.